Araştırmalar, internet ve sosyal medya kullanıcılarının her geçen gün artmasına paralel olarak kitap ve gazete okuyanların sayısının hızla azaldığını gösteriyor. İnsanlar uzun metinler okumak, okuduğu konunun ayrıntılarını öğrenmek veya sürükleyici romanın içinde kaybolmak yerine parça parça paragraflar, cümleler okumayı tercih ediyorlar. Bunun neden böyle olduğu ayrı bir araştırma konusu, belki ilerde ayrı bir makalede bu konuyu ele alabiliriz. Burda okumanın beyin gelişimine olan olumlu etkisinin araştırıldığı bir bilimsel çalışma ve çalışmadan ortaya çıkan sonuçlar ele alınacaktır.
***
Beyin, milyarlarca sinir hücresinin birbirine sinaps noktaları ile bağlandığı kompleks bir nöronlar ağından oluşur ve beyinde ne kadar fazla sinaps varsa beyin aktivitesi o kadar fazla olur.
Gerek çocuklarda, gerekse yetişkinlerde düzenli okuma beynin çeşitli bölgeleri arasında sinyal alışverişine sebep oluyor. Yapılan birçok araştırma okumanın zihinsel faliyetleri geliştirdiğini ve hafızayı güçlendirdiğini gösteriyor. Özellikle kitap okumanın ihtiyarlık döneminde demansa karşı koruyucu bir etkisinin olduğu uzun zamandan beri biliniyor.
Paris’te bulunan Collège de France den Stanislas Dehaene, araştırmayla ilgili yaptığı açıklamada, okumanın beyni olumlu yönde değiştirdiğini ve okuma esnasında okunan her kelimenin, sahnelenen her kurgunun, romanda geçen her karakterin özellikle beynin sol yarısında birçok alanda ve deşifre edilerek işleme konulduğunu belirtiliyor. Örneğin romandaki bir kahraman yeni bir maceraya giriyorsa, bu olay beynin Premotor korteksinde yüksek zihinsel performans ve perspektif değişikliklere sebep oluyor.
63 kişi ile yapılan araştırma
İlk okumayı öğrenme ister çocukluk isterse yetişkinlik yaşta olsun, kişi yazılı bir metin gördüğü anda beyinin farklı bölgelerinde reaksiyonlar oluşuyor.
63 kişilik Portekizli ve Brezilyalı gönüllü den oluşan bir grup ile yapılmış olan bu araştırmada deneklere bilgisayar ekranında hem yazılı hem sözlü olarak çeşitli objeler gösteriliyor ve aynı zamanda deneklerin beyninde nasıl bir değişiklikler olduğunu tespit etmek amacı ile funktionelle Magnetresonanztomographie (fMRT) yöntemi ile beyin tomografisi çekiliyor.
- 10 kişi: Okuma yazma bilmiyor
- 22 kişi: Okuma yazmayı yetişkin yaşta öğrenenler
- 31 kişi: Okuma yazmayı çocuk yaşta öğrenenler
fMRT sonuçları
Beyninin farklı bölgeleri farklı şiddette reaksiyon verdi
- Okuma yazma bilen gruba yazılı bir kelime gösterildiğinde beyinin sol temporal lobu aktif hale geçiti. Bu bölge, aynı kelimeyi sözlü olarak duyduğu zamanda da aktif hale geçiti. Yani, okuma yazma bilen kişiye gösterilen yazılı kelime beyinde sanki konuşuluyormuş gibi algılandı.
- Okuma yazma bilmeyen gruba yazılı bir kelime gösterildiğinde, beynin sadece görselliğin algılandığı bölgelerde düşük yoğunlukta aktivite görüldü.
Okuma ister çocuk yaşta, ister yetişkin yaşta öğrenilsin beyinde olumlu değişime sebep oluyor.
- Okuma, Görsel kortex in (visual cortex) kapasitesini artırıyor. (Burası görerek aldığımız bilgilerin beynin arka kısmında işlendiği bölgedir. Beyin burda gördüğü kelimeleri görsel hale getirerek akıcı bir şekilde okunmasını sağlıyor)
- Okuma, beynin arka kısmında kelimelerin deşifre edilerek görsel hale getirildiği Occipital temporal cortex bölgesinde de olumlu iyileşmelere sebep oluyor. (Bu bölge beynin sol yarısını aktif hale getirerek konuşma kalitesinin yükselmesine sebep olan bölge)
Mehmet Saltürk
++++++++++++++++++++++++++++++
Dipl. Biologe Mehmet Saltürk
The Institute for Genetics
of the University of Cologne
++++++++++++++++++++++++++++++
Kaynak
How Learning to Read Changes the Cortical Networks for Vision and Language
Bu blogdaki makaleler bir başka yayın organında kaynak gösterilmeden yayınlanamaz, çoğaltılamaz ve kullanılamaz.